Blog
Nefesin Hayatımızla Olan İlişkisi
- Bu içerik Aybike Erdoğan
- tarafından
- tarihinde eklendi

Her birimiz bu hayata esasında mutlu olmak için geliyoruz. Mutlu olmakla ilgili bir sürü kriterlerimiz var. Her birimizin yaşadığı hayata tecrübelerine göre değişen kriterler bunlar. Yaşamınızda hayatımızı yaşarken atladığımız çok önemli bir şey var o da nefes. Nasıl nefes aldığın hayatını nasıl yaşadığın ile doğrudan ilişkilidir. Çünkü nasıl nefes alıyorsak hayatımızı da öyle yaşıyoruz. Nefes insanoğlunun sahip olduğu birincil detoks sistemidir.
Bugün yapılan klinik araştırmalarda günlük olarak 10 dakika nefes egzersizleri için kendinize zaman ayırdığınızda bütünsel sağlık açısından merkezi sinir sisteminizi dengelemek ve vücudun öz dengesini optimize etmek için önemlidir.
Nefes deyince akla ilk gelen solunumdur. Peki nedir solunum? Solunum bir beyin sapı refleksidir. Merkezi sinir sistemimizde solumdan gelen emirler, amigdala tarafından her zaman önceliklidir. Solunum patentin bizi bilinçli bir şekilde değiştirerek beyne giden sinyalleri değiştirebiliriz.
Hayat kalitemizi arttırmak istiyorsak mutlu olmak istiyorsak ilk başlamamız gereken yer nefesimizdir. Yaşamla bedenimizle zihnimizde ilgili farkındalık seviyemiz artmaya başladıkça kendimiz için her an yaptığımız seçimler de irade kullanmaya hiç gerek kalmadan otomatik olarak bilinçli seçimler yapmaya başlar ve dengemizi bozacak her şeyden uzaklaşırız.Hem bedenimize hem zihnimize ve hem de ruhumuzu besleyici kararlar almaya başlarız. Nefesi doğru kullanarak tüm vücut fonksiyonlarının dengede kalmasını sağlayabiliriz. Nefes insan bedenindeki birincil detoks sistemidir ve doğru kullanıldığında hem fiziksel hem zihinsel hem de ruhsal bedenimizde denge, canlılık, huzur, neşe, ve sağlık yaratır.
Doğru nefes almada ana prensip nefes alıp verirken diyafram kasının aktif bir şekilde çalışmasıdır. Bu kasın düzenli çalışması fizyolojik dengemiz açısından çok büyük önem taşır. Diyafram bedenimizin ikinci beyni olan sindirim sistemimizin sağlıklı ve dengede çalışmasında çok etkindir nefes alma işleminin %60 yetmişini kontrol eden, göğüs boşluğunun alt kısmında yer alan ve şemsiye şeklinde olan diyafram kası, göğüs boşluğunu karın boşluğundan ayırır ve solunumun başrol oyuncularındandır. Havanın ciğerlere girişi ve çıkışında kaburgalar arasında görev alır.
Nefesin bir diğer ana prensibi de günlük hayatımızda nefes almak için burnu kullanmaktır.
Doğduğumuzda doğal nefesimizde doğuyoruz. Fakat 2-3 yaşımdan itibaren gelişen ego bilinciyle birlikte nefesimizi çarpıtmaya ve limitlemeye başlıyoruz. Her heyecanlandığımız da korktuğumuz da, endişelendiğimiz de nefesimizi tutuyoruz nefes almayıp tuttuğumuz durduğumuz bu anlarda nefesimizi bozuyor ve nefesi tutmamıza neden olan o andaki duyguyu da bedenimize hapsediyoruz. Yani vücudumuz yeni bir nefes alışkanlığı kazanmış oluyor biz buna disfonksiyonel nefes alışkanlığı diyoruz. Ve bu nefes alışkanlığımız la birlikte yaşamımız da dengemizi kaybediyoruz. Yapılan nefes seanslarıyla birlikte doğal nefesimize geri dönüyoruz.
Doğal nefes diyafram kasıyla birlikte karından başlayan ve sonrasında tüm vücuda yayılan solunum da bağlantılı derin nefeslerdir.
Mutluluk ve başarı stresimizi ne derece yönetebiliyorsak, o derece bizimle birlikte olabiliyor. Yani sağlık, mutluluk ve başarıyı yaptığımız bilinçli seçimler sayesinde biz yaratıyoruz. Daha iyi ve mutlu olmak, hayallerinizle sınırlı değil. Bu tamamen kendiniz için günlük olarak seçimlerde verdiğiniz kararlarda saklı.
İşte burada nefesimiz bize temel destek olarak yardım ediyor. Nefes seanslarıyla birlikte doğru nefesi almaya başladığınızda kendi hayatınızda büyük oranda stres yönetimini yapabilir hale geleceksiniz çünkü otonom sinir sistemi uygulamaya başladığınız anda dengelemeye başlar. Nefes seanslarıyla birlikte kolaylıkla;
Zihnimizi sakinleştirebilir.
Tüm bedenimizde denge yaratabilir.
Negatif duygu düşünce, inanç kalıpları ile yarattığımız toksinlerden arayabiliriz
Kendimizi daha canlı, hafiflemiş arınmış hissederiz.
Aynı zamanda daha dinamik dengeli güçlü ve enerjik hissederiz.